İstanbul’da gümüş imalatı ve ticareti yapan Malatyalı işadamı Bülent Yıldırım, ticaret amacıyla gitmiş olduğu Gaziantep’te kaldığı 5 yıldızlı otelde aracında bulunan 57 milyon TL tutarında işlenmiş gümüş takı çalındı.
İstanbul’da gümüş imalat ve toptan satış ticareti yapan Malatyalı işadamı Bülent Yıldırım, sürekli konaklamış olduğu 5 yıldızlı otelde kalırken, otelin otoparkına bırakmış olduğu aracı ile birlikte araçta bulunan 600 kilo işlenmiş gümüş takı, para, çek ve senetler ile birlikte çalındı. Olaydan 1 gün sonra bulunan araçtaki 10 kilo 600 gram gümüş takıların bulunduğu çanta, çekler, senetler ve 80 bin TL nakit para geri iade edilirken, yaklaşık 57 milyon TL tutarındaki gümüş takılarına ise ulaşılamadı.
Olayı gerçekleştiren ve olaydan sonra tutuklanarak cezaevine konulan Gazintep nüfusuna kayıtlı olan İsmail E. (29) Gaziantep 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlandı. Duruşmaya mağdur olan Malatyalı işadamı Bülent Yıldırım ve avukatı Mehmet Nuri Koşar katıldı.
Gaziantep 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında ifadesi alınan tutuklu sanık İsmail E. (29), “Ben aracın sahibini tanımam, Ben geçimimi hamallık yaparak sağlarım. O gün bana ait olan leptopu borcuma karşılık pavyona giderek H.D.’ye adlı şahısa bıraktım ve borcum asaydı, bana da bir miktar para verdi. Ben pavyonda bir miktar alkol aldım. Gece sata 03.00 gibi payyondan çıktım. Tuvalet ihtiyacımı gidermek için darabası açık olan otelin otoparkına girdim. Sonra baktığımda araçların camı açıktı ve anahtarı üzerindeydi. Ben araçlardan birine bindim. Benim ehliyetim yoktur. Araç kullanmayıda bilmem, Ancak aldığım alkolün etkisiyle aracı kullandım. Şanlıurfa’ya kadar gittim. Yolda giderken yaklaşık 200 TL tutarında yakıt aldığımı hatırlıyorum. Aracın bağacını kontrol ettiğimde altın ve gümüşe benzeyen bir çok takı gördüm. Ve takıların miktarını görünce korktum. Diyarbakır yoluna girmişim, Şanlıurfa’ya kadar gittim. Ben yolları bilmediğimden kayboldum. Orada herhangi bir yere uğramadan tekrar Gaziantep’e döndüm ve evime gittim. Gidip yattım, bir süre sora evi polisler geldi. Ben aracı evin biraz uzağına park etmiştim. Ben araçtan para, çek, senet hiçbir şey almadım, sadece kıyafetlerden bir tanesini giydim. Kimseye gümüş satmadım, İstanbul’da ele geçirilen gümüşler kimin sattığını bilmiyorum." ifadelerini ileri sürdü.
Mahkemede ifade veren Malatyalı işadamı Bülent Yıldırım, gümüş üretim işi ile uğraştığını ve toptan satış yapanlara bunu pazarladığını anlatarak, bu amaçla kendisine ait araç ile Gaziantep’e gittiğini belirterek, “Daha önce birkaç defa kaldığım 5 yıldızlı otele giriş yaptım. Daha önceden olduğu gibi otelin valesine aracımın anahtarını teslim ettim. Vale arıcı kilitler ve araç anahtarının bulunduğu resepsiyondaki çekmeceye anahtarı teslim eder. Ancak o gün sabah otelden çıkış yapıp aracımı istediğimde vale otoparka gitti ve geri dönerek aracın yerinde olmadığını söyledi. Beraber baktığımızda araç yerinde yoktu. Kamera görüntülerinde gece saatlerinde bir şahıs gelip benim aracımı alıp gidiyor. Ben otel müdürüne aracın anahtarının neden üzerinde bırakıldığını sorduğumda 6 Şubat depremlerinde araç anahtarı nedeniyle sıkıntı yaşadıklarını ve bu nedenle o tarihten sonra araçların anahtarını üzerinde bıraktıklarını söyledi. Görüntülerde otoparkın darabasının açık olduğunu gördüğümü söylediğimde bu hususta bir şey söylemediler. Aracım olaydan 1 gün sora bulundu. Ben aracımı otel valesine teslim ettiğimde aracın içerisinde 600 kilo işlenmiş gümüş takı, müşterilerden aldığım çek ve senetler, 3 bin dolar ve 80 bin TL para vardı. Araç bulunduğunda içerisindeki 10 kilo 600 gram gümüş takıların bulunduğu çanta, çekler, senetler ve 80 bin TL nakit para iade edildi. Ancak benim geriye kalan zararım yaklaşık 57 milyon TL’dir.” İfadelerini kaydetti.
Mağdur işadamının avukatı Mehmet Nuri Koşar ise, “Şikayetimiz devam ediyor, zararımız karşılanmamıştır. Alınan sanık ifadesi üzerine otel çalışanları ve otel sahibi hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ederiz.” dedi.
Mahkeme hakimi, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı ileriki bir tarihe erteledi.
