AK Parti Malatya Milletvekili ve TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Babacan, 11. Malatya Kitap Fuarı’nda düzenlenen “Ortadoğu’daki Güncel Olaylar ve 100. Yıl Türkiye’sinin Geleceği” konulu söyleşide konuştu. Babacan, Türkiye’nin son 150 yılda üç büyük kırılma dönemi yaşadığını belirterek, “Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle bu kez fırsatı değerlendirme kararlılığındayız. Türkiye Yüzyılı, bu sürecin en güçlü vizyonudur” dedi.
Babacan, Türkiye’nin 2. Dünya Savaşı sonrası kendi hikayesini yazamadığını, Kıbrıs Harekatı ve soğuk savaş sürecinde birçok fırsatı kaçırdığını belirtti. “Artık dünya yeniden şekilleniyor, Türkiye ise bu kez avantajlı konumda” ifadelerini kullandı.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE HEDEFİ GERÇEĞE DÖNÜŞÜYOR”
Prof. Dr. Babacan, “Terörsüz Türkiye” süreci hakkında da çarpıcı açıklamalarda bulundu. Devletin ve toplumun iki yönlü yürüttüğü sürecin son aşamasına gelindiğini belirten Babacan, “Silah bırakma süreci Milli Güvenlik Kurulu kararıyla tamamlanacak. Ocak ayında TBMM’ye sunulacak. Artık bu işi bitirme zamanıdır” dedi.
“Terörün Türkiye’ye maliyeti yıllık 140 milyar dolar. Buna son vermeliyiz. Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanımız bu cesareti sergiliyor. Vatandaşımızla birlikte bu işi çözeceğiz.” ifadelerini kullanan Babacan, 6 Şubat depremleri sonrası 104 milyar Euro harcandığını hatırlatarak, “Bu enerjiyi artık terörle mücadeleye değil, ülkenin kalkınmasına yöneltmeliyiz.” dedi.
Milletvekili Prof. Dr. Babacan, “Bizim yaşadığımız son 150 yıllık bir kırılma var. Yakın zamanda 'Arap devrimleri' yaşandı. Suriye Mısır, Tunus, Fas, Cezayir, Yemen, Irak'ta yaşıyoruz. Ortadogu yakın akraba olduğumuz bir yer. Coğrafya ve kaderleri birlikte yaşıyoruz. Dünyanın yaşadığı kırılmalar var. Artık dünya çalkalanıyor. Türkiye, 2.Dünya Savaşından sonra kendisine dair bir hikaye gerçekleştiremedi. Karşımıza 10 yıl sonra Kıbrıs sorunu çıktı. Kıbrıs Harekatı oldu. Kıbrıs, Doğu Akdeniz bağlamında çok kıymetli bir yer. Soğuk savaş dönemi Türkiye için zikzaklarla dolu bir şeydi. İkinci büyük kırılma soğuk savaş bitiminde oldu. Dünya, birer birer normalleşirken, Türkiye 90'lı yılları facia olaylar dizisiyle heba etti. 90'lı yıllar devletlere ve bölgedeki halklara ciddi bir alan açtı ama Türkiye, 90'lı yıllarda önüne çıkan fırsat penceresini heba ettik. Şimdi yine üçüncü bir kırılma dönemindeyiz. Türkiye, bu kırılma dönemini geçmiş iki dönemde değerlendirmediği fırsatı bu dönemde değerlendirme istiyor. Cumhurbaşkanımız 'Biz artık bu fırsatı değerlendireceğiz' dedi. Şimdi Türkiye tarihinde ilk defa ciddi bir avantajlar demetinin önünde. Türkiye Yüzyılı, Türkiye'yi geleceğe hazırlama hedefini kapsıyor. Türkiye her zaman kendi içerisinde kavga ve mücadeleyi vermek zorunda olan zor bir ülke. Aktörler değişiyor. 14 yıl Suriye’de milyonu aşan insan öldürüldü. Suriye'de inanılmaz şeyler oldu.” dedi.
Terörsüz Türkiye çalışmaları ile ilgili olarak ise Babacan şunları söyledi, “Terörsüz Türkiye sürecinde işin iki ayağı var. Devlet ayağı; silahların gömülmesi, yakılması. İkinci ayağı toplumsal taraf. İlk aşamada devletin pozisyonu örgütle 'Al-ver yapmam' diyor. Örgütün kapasitesi kalmadı. Örgütün temel argümanlar an itibariyle neredeyse ortadan kalktı. Üçüncü unsurda bütün dünyada Marksist hareketler yolun sonuna geldi. PKK kendi hedeflerinden vazgeçmiş değil bunun farkındayım. PKK format değişikliğiyle kendisine yeni bir alan açmak zorunda. Örgüt silah bırakmak durumunda, örgüte vereceğimiz bir taviz yok. Terörsüz Türkiye'de 16 oturumdur inanılmaz sunum ve hikayeler dinledik. Komisyonda 6 anneyi dinledik. Bir anne 4 kizini dağda kurban vermiş, 19 yaşındaki oğlunu Lice'de oglunu şehit veren bir anne yanındaydı. Benim bu zeminin kökünü kurutmam gerekiyor. Terörsüz Türkiye'yi buradan ele almalıyız. 16 oturumdur komisyonda her tarafı, herkesi dinledik. Toplumun tamamına bu işin Türkiye işi olduğunu anlatmam lazım. Biz artık bunu bitirelim yeter. 11 İl için devlet olarak 6 Şubat depremleri sonrası 104 milyar Euro harcıyoruz. Terörün Türkiye'ye maliyeti yıllık 140 milyar dolar. Bunu bitirmeliyiz. Cesaret gerektiriyor. Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanımız bu cesareti sergiliyor. Vatandaşımızla birlikte bu işi halledeceğiz. Perşembe günü son toplantıyı yapacağız. Ne aşamada olduğumuzu değerlendireceğiz. Çok iyi bir noktadayız. Benim beklediğimden hızlı ilerliyor. İnşallah nihayete erdikten sonra final şöyle olacak. Milli İstihbarat Teşkilatı, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ortak imzayla silah bırakma tam manasıyla gerçekleştirilmiş sonucuna vardıktan sonra Milli Güvenlik Kurulu karar alacak. Milli Güvenlik Kararından sonra süreç işleyecek. Ocak ayı gibi TBMM Genel Kuruluna sunulacak. Ayrı başlıklarla herkese ayrı asalet neyi gerektiriyorsa onu sağlayacağız.”
Babacan’ın söyleşini Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Akpolat, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Aslan, Yeşilyurt Belediye Başkanı İlhan Geçit, Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, MHP İl Başkanı Gökhan Gök, akademisyenler, kamu kurum ve kuruluş yöneticileri ve vatandaşlar katıldı.



































