Yine CHP...
Yazılarımı takip edenler bilir; genellikle üyesi olduğum CHP'nin nasıl iktidar olabileceği üzerine yazılar yazıyorum. Yazarken fikrimi ifade eder, kişileri değil, yanlış bulduğum politikaları eleştiririm.
Arada bir politik değerlendirme yaptığım ve fikirlerini çokça önemsediğim bir abim var: Ali Özbay. Adıyaman'da siyasetle ilgilenen herkes onu tanır ve saygı duyar. Bu akşam da bir sohbet gerçekleştirdik. Sohbetin bir noktasında, yeni yasama yılı açılışında mecliste ve akşamında yapılan meclis resepsiyonunda yaşananları konuştuk.
Aldığı oy ne olursa olsun, MHP ve onun genel başkanı Sayın Devlet Bahçeli siyaseten önemlidir. Son otuz yıldaki her önemli siyasal değişim ve dönüm noktasında o vardır. Örnek vermek gerekirse:
- Devlet Bahçeli, genel başkan olduktan sonra Bülent Ecevit'in başkanlığında kurulan hükümete destek verdi.
- 2001 krizi sonrası yaptığı erken seçim çağrısı, yeni kurulan AKP'nin önünü açtı.
- 2015 sonrası ve özellikle 2017'de sergilediği tavır ile Erdoğan'a verdiği koşulsuz destekle yeni bir dönemi başlattı.
2015'teki siyasi dönüşü, AKP'nin başlattığı açılım sürecini bitirmek karşılığındaydı ve bu politika bugüne kadar başarılı oldu. AKP ile birlikte girdikleri her genel seçimi kazandılar. Ancak, bu politika son yerel seçimlerde başarılı olmadı. Değişen CHP'nin öncülük ettiği muhalif cephe, tüm muhalif kesimleri ve Kürt seçmenleri bir araya getirdi ve seçimleri kazandı.
CHP, Kürt seçmenle kurduğu seçim ittifakını reel bir politika haline getirmedi. Devlet Bahçeli ise bunu görüyor. Kürt seçmenin desteği olmadan Cumhur İttifakı'nın seçim kazanamayacağını da fark ediyor. Mecliste Kürt milletvekilleri ile tokalaşması ve ardından yaptığı iç barış vurgusu, yeni bir dönemin habercisi. Recep Tayyip Erdoğan'a seçim kazanması için alan açıyor.
Değişen CHP, muhalif kesimlerle, özellikle Kürt seçmenle kurduğu seçim ittifakının adını koymazsa, korkarım Erdoğan'ın deyimiyle "atı alan Üsküdar'ı geçmiş" olacak. CHP, bu ülkenin birinci partisidir. Değişen CHP'nin en büyük projesi, toplumsal barış ve refah olmalıdır. Bunun için henüz geç değil. Tüm muhalif kesimlerle ve Kürtlerle siyasal zeminde politik bir ittifak kurmak gerekiyor. Bu adımların gecikmeden atılması şart.