SOLCU..
Solcu yaşamı devrimci bir olgu olarak görür ve öyle yaşamaya çalışır.
Hep düzen karşıtı eşitlikçi ve halktan yana olur
Yunan'da Spartaküs,Alamut Kalesinde Hasan Sabah Serez çarşısında Şeyh Bedrettin, Sivas Banaz da Pir Sultan abdal olur.
Aşkı da sever; Çukurova da Karacaoğlan olur.
Pir Sultan Abdal ve ardılı ozanların düzen karşıtı türkülerini dinler ve söyler.
Nazım ve Devrimci Şairlerin şiirlerini ezberler,her ortamda söyler.
Atatürk ile cumhuriyeti kurar.
İsmail Hakkı Tonguç ile köy enstitülerini kurar.
Hasan Ali Yücel ile klasikleri çevirir.
Kırklar da Hitler'e ve ardıllarına karşı durur.
Ellilerde Menderes'e karşı, demokrasiden yana olur.
Altmışlarda bohem olur, Özgür Aşkı savunur ve yaşamaya çalışır.
Altmış sekizde devrimci olur, Deniz olur, Yusuf olur , Hüseyin olur, Mahir olur, Sinan olur, İbrahim olur, nurhakta , kızıldere de , Dersim'de ,darağacında ölür.
Yetmişlerde 15 _16 Haziran'da işçi olur yürür,Kıbrıs'ta savaşır, Taksim'de toplanır ve ölür.
Sekzenlerde Mamak'ta esir olur, İlhan Erdost gibi işkencede yada Erdal Eren gibi yaşı büyütülerek daraağacı da asılarak ölür.
Doksanlar da Sivas'ta yakılarak ,Gazi'de, Gezi'de silahla vurularak yada Ali İsmail gibi vahşice linç edilerek ölür.
Ama herşeye rağmen insanı ve yaşamayı sever.
Her solcunun "dam üstünde çul seren" bir sevdiği vardır.
Bu türküyü her solcu sever.
Bende çok severim.
Hem ölmeye hazır olmak hemde her koşulda sevmek.
İnsan olmak böyle bir şey işte.
Ne güzel.