SON DAKİKA
Reklam
Mehmet Emin Berk

UTANIN BE KARDEŞİM!

UTANIN BE KARDEŞİM!
A- A+

"Kayısı Malatya’nın Ekmeği ve Gururudur”

Hani derler ya, “Ekmekle oynanmaz!”
Bizim Malatya’nın ekmeği ne?
Kayısı!
Altın gibi meyve, alın teriyle yoğrulmuş bereket.
Ama şimdi ne oluyor biliyor musunuz?
Malatya’nın kayısısına, İran’dan, Özbekistan’dan gelen kaçak kayısıyı karıştırıyorlar!
Sonra da utanmadan “Malatya kayısısı” diye satıyorlar.

Pes doğrusu!
Bu sadece bir ticari oyun değil, resmen ihanet!

“Bir Şehrin Ekmeğiyle Oynanıyor”

MAKİD Başkanı Rahmi Semiz öyle bir patladı ki, yerden göğe haklı:
“Bir şehrin aşı, ekmeği, gururu ile oynanıyor. Bu aymazlığa artık dur denilmeli.”

Evet, bu bir aymazlık, hem de vefasızlığın kitabı yazılsa, ilk sayfasında bu olur!
Adamın dediği şu:
“Kaçak yollardan yurdumuza getirilen İran ve Özbek kayısıları iç pazarda toptancılar aracılığı ile marketlere ve kuruyemişçilere Malatya kayısısı diye satılmaktadır.”

Kısaca:
İran’dan kayısı geliyor, Malatya etiketi yapıştırılıyor, sonra da vatandaşa “Malatya kayısısı” diye kakalanıyor.

Yani hem Malatya’nın emeğini çalıyorlar, hem de halkı kandırıyorlar.

“Bu Ne Aymazlık, Bu Ne Vefasızlık!”

Rahmi Semiz haklı isyanda:
“İnsan biraz utanır; İran kayısısını Malatyamızın bal gibi kayısısına katarak Malatya kayısısı diye satmaz.”

Utanır mı peki?
Nerede o vicdan?
Kazanç hırsı gözünü bürüyen adam, kayısının kokusunu değil, parasının sesini duyar artık!

Üstelik denetim de yok.
“Denetçiler ayırt edemiyormuş!”
Yahu şaka mısınız siz?
Bu memlekette Malatya kayısısını kokusundan tanıyan binlerce insan var.
Ama iş “resmî” olunca, birden kör, sağır, dilsiz oluyor herkes!

“Ben Buradan İhbar Ediyorum”

Adam açık açık söylüyor:
“İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de kayısı satanlardan alınacak numuneler ile bu tespit edilebilir.”
Yani ortada gizli saklı bir şey yok!
Ama kim gidecek, kim denetleyecek?
Kimsenin umurunda değil!

Bırakın üreticiyi, Malatya’nın adıyla alay ediliyor, farkında bile değiliz.

BU MESELE BEKA MESELESİDİR

“Bu sorun Malatya’mızın ve kayısıcılığımızın beka sorunudur.”
Abartı mı bu?
Asla!

Kayısı, Malatya’nın kimliği, onuru, geleceğidir.
Onunla oynamak, bu şehrin alın terine ihanet etmektir.

Soruyorum:
— Ülkemize kayısı ithalatı yasak değil mi?
— O halde bu İran kayısıları nasıl giriyor?
— Kim getiriyor, kim satıyor, kim göz yumuyor?

Bu soruların cevabını bilen var ama konuşan yok!
Çünkü işin ucu “bir yerlere” dokunuyor.

Kayısıyı Koruyun, Malatya’yı Korumak Demektir

Rahmi Semiz diyor ki:
“Bu işi çözene kadar her makama anlatmaya hazırız.”
Helal olsun!
Malatya’nın kayısısı için ses çıkaran her kim varsa, o bu şehrin vicdanıdır.

Ama yetkililere de bir çift sözüm var:
Kalkın artık!
Masanın başından değil, kayısı bahçesinden görün bu işi!
Malatya’nın alın teri, başka ülkelerin kasasını dolduruyorsa, bu sadece kayısının değil, devletin de meselesidir.

Kayısı bizim ekmeğimiz, aşımız, onurumuzdur.
Onunla oynayan, Malatya’yla oynamıştır!
Eğer hâlâ sessiz kalırsak, yarın “Malatya kayısısı” diye sattıkları şeyin, Malatya’yla alakası bile kalmayacak.

Utanın be kardeşim!
Ekmekle oynamayın,
Kayısıyla hiç oynamayın!

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Mehmet Emin Berk yazıları

Çok okunanlar