SON DAKİKA
Av  Ali Hamamcı

Yine CHP...

A- A+

14-28 Mayıs seçimleri oldu. 

Seçimleri kaybettik.

Bu dünya'nın döndüğü gerçeği gibi apaçık ortada. 

Rakamlarla oynayarak bu gerçeği gizlemek yada yok saymak mümkün değildir.

Önce bunu kabul edeceğiz

Bu acımı acı gerçeği kabul ettikten sonra oturup adam gibi bu gerçeğin muhasebesini yapacağınız.

Altılı masayı kuran kişi; sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu. Bu konuda kendisine yetki ve destek verenler;  yıllarca birlikte yol yürüdüğü ekibi yani a kadrosu. 

14-28 Mayıs seçimlerini kazansaydık bu sonuçla övünç duyacak olanlar kim olacaktı; sayın genel başkanımız ve a takımı.

Seçimleri kaybettik; o halde sorumlu olanlar kim: sayın genel başkanımız ve a takımı.

Bu iki sorumlu şimdi ne yapıyor? 

Sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve onun şahsında genel merkez; en iyi ilaç zaman diyerek suya sabuna dokunmadan işi zamana bırakmış. Toplumun yani bizim balık hafızamıza güveniyor. Yine CHP'nin  yönetimine talip.

Diğer sorumlu gurup olan a takımı ise bu sonuçla siyasi geleceklerinin bittiğini düşündüklerinden DEĞİŞİM diyerek sayın Özgür Özel'in genel başkan adaylığında; acaba kurultayı kazanır ve siyasi ikbalimizi kurtarırmıyız derdinde . Onlarda kendi siyasi ikballeri için CHP'nin yönetimine talip.

Yani iki gurubunda Halk diye bir dertleri şimdilik yok görünüyor.

Bunu tüm CHP'liler görüyor. Ne yazık ki önümüzde iki seçenek var .

Her iki seçenekte seçimi kaybetmiş ve sonuçtan sorumlu.

O zaman ne yapacağız?

Doğru olan üçüncü bir yolun ortaya çıkması idi. 

Ancak partimiz Deniz Baykal sonrası uyguladığı; ileride işe yarar kadroları tasfiye etme politikalar sonucu sol ve işe yarar kadroları parti dışına atıp siyasetten yok ettiği için bu üçüncü yolu açması gereken sol ve sosyal demokrat politikacılar partide çok etkisiz hale gelmiş bulunuyor.

Liderlik yapacak bir isim yada kadro yok.

O halde  yapılması gereken şey ; bu kurultay sürecinde seçtiğimiz ve seçilecek delegelerin insiyatif almasıdır.

Bu nasıl olmalı? 

Bu kısa sürede gücünü geçmişten bugüne gelen sosyal demokrat gelenekten ve Atatürk'ün gelecek rasyonel vizyonundan alan bir lider ve kadro hareketi ortaya çıkmayacağına göre; seçimi kaybetmiş bu iki gurup arasında partiyi en az zararla 2024' teki seçimlere, sonrasında ise olağanüstü kongreye götürecek ekibi seçmeye karar vermek gerekiyor. 

Bana göre bu ekip sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibidir.

Sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu yıllarca bu partiye emek verdi. En çok çalışan kişiydi. Partiye hizmet vermek konusunda hiçbir fedakarlıktan kaçınmadı. 

Siyaseten partisine hiç ihanet etmedi. 

Kendince doğru bildiği politikaları güvendiği ekibi ile uyguladı.

Saptayıp uyguladığı politikalar ve seçtiği ekip siyasetten doğru sonuç vermedi. 

2019 yerel seçimlerini kazandık. Ancak bu seçimin dinamikleri doğru değerlendirilmedi.

14-28 Mayıs seçim yenilgisinin en büyük sebebide bu seçim sonuçlarının doğru değerlendirilmesidir.

O halde CHP yerel seçimlere kadar genel başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığında gitmeli . 

Sayın genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu bu kurultay onayını kendisine güvenoyu olarak görmemeli. 

Sayın genel başkanımız seçim sonrasında partiyi kast ederek gemiyi güvenli liman götüreceğini söylemişti. Sayın genel başkanım bu sözünü yerine getirmeli, gemiyi önce 2024 yerel seçimlerine sonrada partiyi gerçek sahiplerine teslim etmek üzere 2024 seçimleri sonrasında olağanüstü kurultaya götürmelidir .

Olağanüstü kurultay süreci eşit, özgürlükcü, demokratik ,katılımcı , şeffaf ve tüm toplum kesimlerinin ve parti örgütünün katılımın sağlanması için planlı ve yeterince uzun olmalıdır. 

Böyle bir kurultay süreci sonunda parti gerçek sahiplerine yani halkı teslim edecek kadrolara teslim edilmelidir.

Kurultay süresi gerekirse geçmişte yaptığımız kurultaylar gibi onbeş yirmi gün bile olmalıdır.

2024 yerel seçimleri sonrasında zamanımız bol. 

Kendimizi değiştirmek ve iktidar olmak için bolca zamanımız var .

Haydi hep birlikte bunu başaralım.

Çok okunanlar