SON DAKİKA
Reklam
Reklam
Asuman Sarıtaç

MENFAATİN GÖLGESİNDE SİYASET ve İFTİRAYLA BESLENEN KARANLIKTA MALATYA

MENFAATİN GÖLGESİNDE SİYASET ve İFTİRAYLA BESLENEN KARANLIKTA MALATYA
A- A+
Reklam

 

Bu şehir için üzülüyoruz, bu şehir için dertleniyoruz, bu şehre hizmet ediyoruz ve her şeye rağmen halen bu şehirde kalmak için tüm sınırlarımızı zorluyoruz.

Ancak Malatya’da öyle bir güruh var ki; kendi siyasi menfaatleri uğruna yaptıkları işlerle, yaymaya çalıştıkları asılsız dedikodularla, kurdukları tuzaklarla, oynadıkları ayak oyunlarıyla, attıkları iftiralarla yollarından çekilmesini istedikleri insanları sindirebileceklerini, potansiyel rakiplerini korkutabileceklerini düşünüyorlar.

Siyaset, özünde halkın refahını ve adaletin tesisini amaçlayan bir uğraştır. Ne var ki, bu yüce amacı kişisel hırslarına alet edenler, siyaseti bir hizmet değil, bir çıkar oyununa dönüştürmekte beis görmemektedir. Bugün, kamu yararından uzaklaşıp yalnızca kendi menfaatlerini gözeten, bunun için insanlara iftira atmayı dahi meşru sayan bu zümre, siyasetin onuruna gölge düşürmektedir.

Menfaatperest siyasetçinin pusulası ahlak değil, kazançtır. Onlar için önemli olan, gerçeğin ne olduğu değil, kurdukları karalama ve fitne ekipleriyle birlikte potansiyel rakiplerini hangi yollarla, nasıl bertaraf edebilecekleri konusudur.

Bir insanı karalamak, toplumu yanıltmak, bir rakibi susturmak… Onlar için hepsi birer araçtır bu uğurda. Bu insanlar vicdanlarını susturmuş, değerlerini pazarlık masasında bırakmışlardır.

İftira, en sinsi silahtır bu kirli oyunda. Gerçeğin üzerini örter, masumu suçlu gösterir, güveni zedeler. Oysa toplumlar güvenle ayakta durur. Güvenin olmadığı yerde adalet çürür, çürümenin olduğu yerde ise sadece kaos yeşerir. Bu nedenle iftira sadece bireylere değil, toplumun tamamına atılan bir zehirdir.

Karalama yapan, çamur atan siyasetçi yalnızca bir kişiyi değil, insanların doğruya ulaşma hakkını da gasp eder. Kendi yalanlarına insanları ortak ederken, onları da kirli bir oyunun figüranları haline getirir. Oysa siyaset, insanı yüceltmeli, ona hakikatin kapılarını aralamalıdır. Bu kapılar kapandığında, geriye sadece çıkar körlüğüyle beslenen bir düzen kalır.

Malatyalılar, her bireyin akıl terazisini kullanarak, söylenen sözün arkasındaki niyeti sorgulaması gerektiğini unutmamalıdır.

Karalamayla, politik oyunlarla ve iftirayla yükselen bir siyaset anlayışının toplumları ne hale getirdiğini tarih bize defalarca göstermiştir.

Unutulmamalıdır ki, bu şekilde kurulan düzenler, kazanılan küçük yada büyük makamlar bir gün aynı yalanların altında ezilip kalacak, sahibini yok edecektir.

Gerçekle yüzleşmekten korkmayan, menfaate değil hakikate boyun eğen bir siyaset kültürü inşa etmek, ancak bu yozlaşmaya karşı durmakla mümkündür. Çünkü suskunluk, iftiracıya verilen en büyük destektir. Bu yüzden hiç bir zaman susmayacağız.

Şunu çok iyi anladık ki karakteriyle, başarısıyla, çalışmasıyla baş edemedikleri insanların itibarlarına dün de saldırdılar, bugün de saldırıyorlar, yarın da saldıracaklar.

Şu da büyük bir gerçektir ki bu tür insanlara çanak tutanlar, alkışlayanlar, bu karanlık işlerin içerisinde yer alanlar er yada geç kazdıkları kuyulara kendileri düşecek, o kumpaslar bir bir ayaklarına dolaşacaktır.

Ah büyük bir vebaldir ve altından kimse kalkamaz.

Bu haysiyetten yoksun güruha söylenecek tek şey var.

Sizden korkan sizin gibi olsun.

Bu memleket Allah’ın izniyle yeniden küllerinden doğacak, biz bütün kalbimizle buna inanıyoruz.

O fitneciler, o yalancılar, o ayak oyuncular mı?

Hiç merak etmeyin.
Onlar her daim Hak katında da halk karşısında da rezil rüsva olarak kalacaklardır.

 

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Asuman Sarıtaç yazıları

Çok okunanlar