Adaletin Kaybolursa İmanı, Şeytan Olur Limanı

2024-2025 Adli Yılı başladı. Ancak Malatya’da adalet hizmetleri, 6 Şubat depremleri nedeniyle dağınık halde. Adaletin tüm ayakları mutsuz. Böyle bir ortamda, adalet arayanlar mutlu olabilir mi?
Adalet, toplumun temel taşıdır. Ancak Malatya’da bu temel sarsılmış durumda.
6 Şubat depremleri sonrasında adalet hizmetleri, kilometrelerce uzaklıkta 7 ayrı binada verilmeye çalışılıyor. Hakimler mutsuz, savcılar mutsuz, katipler mutsuz, avukatlar mutsuz. Böyle bir ortamda, adalet arayanların mutlu bir sonuç bulması mümkün mü?
"Adalet mülkün temelidir" denilir, mahkeme salonlarının baş köşesine asılır. Bir toplumda adalet yoksa, o toplumun ayakta kalması zordur.
Malatya Adalet Sarayı’nın temeli 9 Şubat’ta Adalet Bakanı Yılma Tunç tarafından atıldı. Ancak ne yazık ki o temel, hâlâ zemin katı geçemedi. Yapılan işlerin yavaşlığı, adaletin ağır aksak ilerlemesine neden oluyor. Adalet hizmetlerinin dağınık binalarda verilmesi ise bu süreci daha da zorlaştırıyor.
Kur’an-ı Kerim’de, “Adaleti ayakta tutun, Allah için şahitlik yapın” (Nisa, 135) buyruluyor. Adaletin olmadığı yerde zulüm başlar.
Adalet, toplumun vicdanıdır; bu vicdanı kaybettiğimizde, kötülüklerin limanına demir atarız. "İyilik yap denize at, balık bilmezse Halik bilir" demiş atalarımız. İyiliğin ve adaletin olmadığı bir yerde, kötülük ve haksızlık kök salmaya başlar.
Malatya’da adalet arayanlar, adaletin kendisiyle buluşmakta zorluk çekiyor. Adalet Sarayı’nın inşaatı hızlanmalı, adaletin tecellisi için gerekli adımlar atılmalıdır. Çünkü "Adalet gecikmez, gecikirse adalet olmaz." Adaletin kaybolduğu yerde, şeytan devreye girer.
Unutmayalım ki, "Adaletin olmadığı yerde zulüm başlar." Bu zulmü sona erdirmek, adaletin bir an önce tesis edilmesiyle mümkün olacaktır.
