O siyasetçinin yüzünün rengi şimdi ne? Kömür karası mı, enkaz grisi mi?


Yeşil Topsöğüt Faciası!
Şimdi sıkı durun…
Hani vardı ya… “Örnek proje”…
“Depreme dayanıklı”…
“Yatay mimariye uygun”…
“Çok güvenilir”...
İşte o Yeşil Topsöğüt Konutları!
Daha vatandaş anahtarını cebine koymadan, daha çocukların çığlığı apartman boşluğuna karışmadan…
6 Şubat’ta “çat” diye kullanılamaz hale geldi.
Şimdi dört blok birden yıkılıyor.
Kim yapmış?
Yeşilyurt Belediyesi…
Kimin döneminde?
“İnşaat mühendisi” bir başkanın döneminde…
Mehmet Çınar’ın!
Hani “örnek proje” diye sahneye çıkıp nutuk atan başkan…
Hani “depreme dayanıklı, kaliteli ve nitelikli yaşam alanı” diyerek temele ilk harcı döken başkan…
Buyurun, örnek projenin hali ortada.
Bitmedi…
Törende alkış tufanı koparan siyasetçiler vardı…
Hakan Kahtalı: “Çok güvenilir bir yaşam merkezi”…
Ahmet Çakır: “Doğru bir yatırım, çok güzel tasarlanmış bir proje”…
Öznur Çalık: “Mehmet Çınar yüzümüzü kara çıkarmadı, müteahhitten cami sözü de aldık”…
Peki ya şimdi?
Yüzünüzün rengi ne?
Kömür karası mı, enkaz grisi mi?
Asıl mesele şu:
Bu konutlarda oturan vatandaşlar mağdur edildi.
TOKİ’den konut verilmiş…
Peki ya yıllarını borca bağlayan insanlar?
Peki ya ömrünün birikimini bu eve yatıran aileler?
Onların hesabını kim verecek?
Belediye kendi yaptığı binaları yıkıyor!
Daha ötesi var mı?
6 Eylül’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Malatya’ya geliyor.
Kulislerde konuşulan şu:
“Yeşil Topsöğüt Konutları hakkında bilgi alacak, hesap soracak.”
Çok güzel…
Ama bir sorum var:
Bu rezaletin hesabı sadece müteahhitte mi kesilecek, yoksa imzayı atan belediye başkanları ve sırtını sıvazlayan siyasetçiler de bu defterin içine mi yazılacak?
Çünkü mesele sadece beton değil…
Mesele sadece kolon kiriş değil…
Mesele güven…
Milletin devlete olan güveni…
Ve o güven, o betonlar gibi çatır çatır yıkıldı!
Tekrar edelim:
Öznur Çalık: “Mehmet Çınar yüzümüzü kara çıkarmadı, müteahhitten cami sözü de aldık”…
Peki ya şimdi?
Yüzünüzün rengi ne?
Kömür karası mı, enkaz grisi mi?