Yer yerinden oynaması lazım!

Yeni Malatyaspor’un başkanı Haşim Karadağ öyle bir konuşma yaptı ki…
Yer yerinden oynaması lazım! Ama kimsenin kılı kıpırdamıyor.

Bakın, Karadağ diyor ki:
“Sayın Bakanım, güven ortamını oluşturmak sizin elinizde. Birinci sıra milletvekilisiniz. Memleketin şerefi size emanet.”

Daha ne desin adam?
Resmen topu ortaya koymuş.
Ama Malatya’da nedense herkes seyirci.

Başkan devam ediyor:
“Bu kulübün bu hale gelmesine sebep olan hırsızlar, gazetelere demeç vererek ortalığı karıştırdı. Bize gelecek sponsorlukların önüne geçtiler.”

Bakın şu hale…
Bir futbol kulübü, “kriptocular” diye tarif edilen tiplerin elinde oyuncak olmuş.
Kim bu kriptocular?
Kimdir bu hırsızlar?
İsim yok, hesap yok.
Olan yine Malatya’ya oluyor.

Daha bitmedi…
Karadağ diyor ki:
“Bursa modelini buraya uygulayalım. Sayın Bakanım (Bülent Tüfenkci), oğlunuzu getirin bu kulübün başına koyun. Bütün şehir arkanızda yürüsün.”

Olur mu?

Şimdi soruyorum:
Malatya’da futbol, siyasetle mi yönetilecek?
Yoksa siyaset, futbolla mı meşgul olacak?
Her iki ihtimal de felaket!

Karadağ’ın sözleri arasında bir başka ibretlik nokta var:
“Geçen sene bu takımda Ronaldo, Messi vardı da biz mi oynatmadık?”

Haklı.
Ama şu soruya cevap vermesi lazım:
Bu kulübün borcu nasıl oldu da 200 milyondan 2 milyarlara çıktı?
Kim yedi, kim içti?
Kim bu hesapların sorumlusu?

Bakın, Başkan Karadağ son noktayı şöyle koyuyor:
“Sayın Bakanım (Bülent Tüfenkci), bu sorumluluktan kaçmayın. Bu kulübü alın, oğlunuzu başına koyun. Bu şehri de sevdiğinizi biliyorum. Biz de arkanızda yürüyelim.”

Açıkça söylüyor:
Ya sahip çıkarsınız, ya da kulüp uçurumdan aşağı yuvarlanır.

Benim kanaatim mi?
Yeni Malatyaspor’un bu hale düşmesi sadece spor değil, şehir yönetimi meselesidir.
Siyaset bu işin içine fazlasıyla bulaşmış.
Bakanı, milletvekili, eski yöneticisi, kriptocusu, hırsızı…
Kardeşim, burası Malatya’nın takımı!
Malatya’nın şerefi!
Bırakın da futbol futbol olsun.

Ama…
Görünen o ki Yeni Malatyaspor sahada değil, kulislerde kaybediyor.
Ve bu kayıptan kimse sorumluluk almıyor.
Ortada top yok, ama ortada çok top çeviren var!