Cumhuriyet Bayramı
Çok uzun yıllardır milli bayramların kutlamalarına gitmemiştim. Bugün, torunlarım Cumhuriyet Bayramı'nın gösterilerini görsünler diye onları alıp bayram kutlamalarının yapıldığı alana gittim ve şoke oldum. Eskiden Malatya’da 19 Mayıs Bayramı stadyumda yapılır ve stat tıklım tıklım dolardı. 23 Nisan ve Cumhuriyet Bayramı ise Belediye ve Vilayet binalarının bulunduğu Kışla Caddesi ile İstasyon Caddesi üzerinde kutlanırdı. Sivil halk, Hüseyin Bek Köprüsü'nden Dörtyol Bölgesi'ne kadar caddenin sağını ve solunu doldururdu. Vatandaşlar, protokole yakın olmak için sabahın erken saatlerinde Vilayet ve Belediye önünde toplanır, geç kalanlar ise yolun iki yanına sıralanırdı. Bu mesafe, tahminen iki kilometreyi bulurdu.
Bugün bayram alanına saat 10’da gitmeme rağmen protokolün tam karşısında, torunlarımı önüme alarak töreni rahatlıkla izledim. Sivil vatandaşlar, caddenin sağında ve solunda sıralanmıştı; ancak bu mesafe, tahminen 300 metreyi bile zor buluyordu.
Öğrenci yürüyüşleri, oldukça sıradandı. Bizim dönemdeki öğrenci yürüyüşleriyle kıyaslanması bile mümkün değildi. Eskiden askerlerin sert adımlarla yürüyüş sesleri, yüz metre öteden duyulmaya başlardı. Bugün, askerler önümüzden geçerken bile adım sesleri duyulmuyordu. Askerlerin yürüyüşlerindeki ciddiyetsizlik, silah tutuşlarına da yansımıştı.
En büyük hayal kırıklıklarından biri ise protokolün önünde, belki de elli kişi fotoğraf çekiyordu. Protokolde oturanların sayısı da geçmişle kıyaslanmayacak kadar fazlaydı. 1980 öncesinde Türkiye’de mehter takımları neredeyse yok denecek kadar azdı; hatta yasaklanmıştı. Ancak 1980’den sonra Türkiye’de birçok mehter takımı kuruldu. Malatya Belediyesi de bu modaya uyarak bir mehter takımı oluşturmuş. Fakat törende gördüğüm mehter takımı, "Dostlar pazarda görsün" misali kurulmuş gibiydi ve mehter takımı olmaktan çok uzak bir görüntü sergiliyordu.
Sonuç olarak, sivil vatandaşların Cumhuriyet Bayramı'na gereken ilgi ve alakayı göstermediği, törene katılan asker, öğrenci ve diğer katılımcıların Cumhuriyet Bayramı’na layık bir hazırlık yapmadığı ortadaydı. Tören alanında büyük bir ciddiyetsizlik hâkimdi. Bu durumun sorumluları olarak Malatya Valisi, Belediye Başkanı, Milli Eğitim Müdürü, Emniyet Müdürü ve 2. Ordu Komutanı'nı görüyorum. Bir vatandaş olarak, önümüzdeki yıllarda milli bayramlarda bu lakaytlığın tekrarlanmamasını temenni ediyorum.
Bu bayramda hoşuma giden tek şey, askerlerin ellerindeki piyade tüfekleri ile askeri araç ve silahların 21. yüzyıla yakışır modernlikte olmasıydı. Bu durum beni gerçekten çok sevindirdi.