TAKSİM MEYDANI
Dün, 1 Mayıs, sözde işçi bayramı veya yutturmacası olan bahar bayramı idi. Doğrusu ise,1 Mayıs bütün dünyada komünist bayramı olarak görülüp ona göre de 1 Mayıs kutlamalarına çok büyük ihtimam gösterirler, Marksist felsefeye inananların dini inancı olmadığından dolayı, dini bayramları gerici bir anane olarak görürler ve Türkiye’deki milli bayramlara da katılmak mecburiyetinde olurlarsa da kerhen katırlar.
1980 ihtilalini yapan askeri cuntanın yaptığı en güzel işlerden birisi de 1 Mayıs gününü resmî tatil olmaktan çıkarmış olmalarıdır. AKP iktidarın yaptığı en büyük hatalardan birisi de yine 1 Mayıs’ı resmî tatil olarak ilan etmeleridir. Her inancın kendisine göre kutsal olan bir alanı vardır. Hristiyanların kutsal alanı Kudüs şehrinde Hz. İsa’nın doğup büyüdüğü bölge, Yahudilerin ise Kudüs te bulunan ağlama duvarı, Müslümanların ise Mekke de bulunan Kâbe’dir. Türkiye’deki komünistler ise, kutsal alanları olarak TAKSİM MEYDANINI ilan etmişlerdir. Dünkü törenlerde komünist gruplar, dünyanın tanınmış komünist liderlerin posterleri ve Türkiye’deki komünist liderlerin posterlerini gururla taşıyıp o posterlerin demir çubukları ile de, Taksim Meydanına girmelerine izin vermeyen polisleri linç etmeye çalışıyorlardı. Türkiye’de miting yapılacak meydanları o ilin valisi tespit ederek miting yapacak parti, grup ve kuruluşlara ilan eder ve ona göre de ilan edilen meydanlarda mitingler yapılır. İstanbul Valisi de İstanbul’un değişik yerlerinde miting yapılacak meydanları ilan etmiş. Fakat Taksim Meydanında miting yapılmasına müsaade etmemiştir. Bunun gerekçesini ve sebebini İstanbul Valisi bilir.
Ben haddim olmayarak; 1 Mayıs’ı bayram olarak ilan eden, AKP iktidar yetkililerine derim ki, önümüzdeki yıl, yani 1 Mayıs 2025 yılında ki komünist bayramının kutlanması için, Taksim Meydanı serbest olsun, o bölgeye hiçbir polis veya asker girmesin. Sol fraksiyonlar, Marksın, Leninin, Stalinin, Maonun, Enver Hocanın, Tito’nun, varsa diğer komünist liderlerin büstleri veya heykelleri ile istedikleri gibi, istedikleri şekilde katılabilsinler. Taksim Meydanında, kendi inançlarına göre hareket edebilsinler ve oranın sevk ve idaresini de, 1970 ten beri bütün sol örgütleri büyük bir zevkle sırtında taşıyan CHP’nin inisiyatifine bıraksalar acaba ne olur?
