SON DAKİKA
Reklam

ÇANAKKALE 18 MART ZAFERİ

A- A+

Çanakkale Savaşı'nda Osmanlı ordusunun komutanı Alman Liman Von Sanders’tir. Kolordu komutanları ise 15. Kolordu Komutanı Vehip Paşa ve 3. Kolordu Komutanı Esat Paşa’dır. Çanakkale Savaşları, deniz savaşı ve kara savaşı olmak üzere iki ayrı kategoride ele alınmalıdır.

Deniz Savaşı, 3 Kasım 1914 tarihinde başlamış, 18 Mart 1915 tarihinde sona ermiştir. Kara Savaşı ise 25 Nisan 1915’te başlamış, 29 Ağustos’ta bitmişse de, düşman askerleri 9 Ocak 1916 tarihinde mağlubiyeti kabul ederek mevzilerini boşaltmış ve savaşa son vermiştir.

3 Kasım 1914'te İngiltere ve Fransa donanması, Çanakkale Boğazı’nın Rumeli yakasında bulunan Seddülbahir ve Ertuğrul tabyalarını bombalarken, Anadolu yakasındaki Kumkale ve Orhaniye tabyaları da Fransızlar tarafından bombalanarak savaş başlatılmış oldu. Bu saldırılar 18 Mart 1915 tarihine kadar devam etti.

17 Mart’ta düşman komutanı Amiral Robeck, 18 Mart’ta boğazı geçerek İstanbul’u işgal edeceğini İngiltere’ye bildirdi. 17 Mart’ı 18 Mart’a bağlayan gece, Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanı Albay Cevat Çobanlı, Nusret Mayın Gemisi Komutanı Binbaşı Nazmi Bey’e ellerinde kalan son 26 mayını da Çanakkale Boğazı’nın muhtelif yerlerine dökmesini emretti. 18 Mart’taki düşman filosunun boğazı geçme teşebbüsü büyük bir hüsranla sonuçlandı. Dünyanın en güçlü donanmalarına sahip olan İngiltere ve Fransa’nın 18 savaş gemisi, Çanakkale Boğazı’nı geçmeye çalışırken imha edildi. Bu deniz savaşında İngiltere ve Fransa ağır bir mağlubiyet aldı. Osmanlı ordusunun Müstahkem Mevki Karargâh Komutanı Kurmay Albay Cevat Çobanlı komutasındaki Osmanlı ordusu, Çanakkale Deniz Savaşı’nda tarihe geçecek bir zafer kazandı.

Çanakkale Kara Savaşları

Denizde Osmanlı ordusunu geçemeyeceğini anlayan düşman kuvvetleri, son çırpınışlarını yapmak için karaya asker çıkarmaya başladı. Çanakkale Kara Savaşları, 5. Ordu Komutanı Alman General Von Sanders’in talimatıyla Osmanlı askerleri, Bolayır ve Anadolu yakasında mevzilerinde düşmanı beklerken başladı. Ancak düşman ordusu Osmanlı komutanlarını şaşırtarak Conkbayırı ve Kocaçimen mevkiinde çıkarma yaptı.

Bu süreçte Osmanlı ordusunun en arka safında olması gereken 19. İhtiyat Tümeni, otomatik olarak cephede düşmanla karşı karşıya gelerek savaşmak zorunda kaldı. 5. Ordu Komutanı Von Sanders’in talimatıyla, Osmanlı ordusunun 3. Kolordu Komutanı Esat Paşa, Gelibolu Yarımadası’nda üç tümen askerle düşmanın çıkartma yapabileceği tahmin edilen bölgelerde beklerken, 15. Kolordu Komutanı Vehip Paşa ise Anadolu yakasında iki tümen askerle savunma mevzilerinde konuşlanmıştı.

İhtiyatta bekleyen 19. Tümen, Yarbay Mustafa Kemal’in komutasında Bigalı’da bulunuyordu. Ancak düşman, Osmanlı ordusunun beklemediği bir bölgeden, 25 Nisan 1915 tarihinde Conkbayırı ve Kocaçimen mevkiinden karaya asker çıkardı. Bu nedenle 19. Tümen, doğrudan cephede düşmanla karşı karşıya geldi. Yarbay Mustafa Kemal, askerlerine şu tarihi emri verdi:

"Ben size taarruzu emretmiyorum, ben size ölmeyi emrediyorum! Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde, yerimize başka kuvvetler ve komutanlar geçecektir."

Askerlerin cephanesinin yetersiz olduğunu söylemesi üzerine “Cephaneniz yoksa süngünüz de mi yok?” diyerek moral ve motivasyon sağladı. Türk askeri, bu büyük ruh ve fedakârlıkla düşmana ağır kayıplar verdirdi ve geri püskürttü.

Düşman, dalgalar halinde saldırsa da büyük bir hezimete uğrayarak 29 Ağustos 1915’ten sonra saldırılarını durdurdu. Kara savaşları Kumkale, Bolayır, Seddülbahir, Arıburnu, Kabatepe, Conkbayırı ve Anafartalar bölgelerinde gerçekleşti.

Düşman, 19-20 Aralık 1915’te Anafartalar ve Arıburnu cephesini, 9 Ocak 1916’da ise Seddülbahir cephesini boşalttı. Kara savaşları 25 Nisan 1915’te başlamış, 29 Ağustos 1915’te bitmişse de, düşman askerleri 9 Ocak 1916’da tamamen çekilerek yenilgiyi kabul etmiştir.

Böylece bin yıldır süregelen Haçlı Seferleri’nden biri daha, Osmanlı’nın zaferi ve düşmanın mağlubiyeti ile sonuçlanmıştır.

 

 

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Mustafa ÇOLAKOĞLU yazıları

Çok okunanlar