YILBAŞI
Bugün Miladi Takvimin son günü ile ilk günün başlangıç gecesidir, bu gecenin adına Türkiye’de yılbaşı adı verilmiştir.
Miladi takvim güneş takvimi olup 1 Ocağa denk getirilmesi ise, Hz. İsa A.S. doğum gününe göre ayarlayan insanların Hıristiyan olmalarından dolayıdır. Z
amanla Hıristiyan olan insanların inançlarının zayıflaması nedeni ile bu gece Hz. İsa’nın doğumu ile irtibatı kesilerek kumar ve içki bayramına dönüşmüştür.
Osmanlı devletinde iki takvim kullanılırdı, Ay Takvim olan Hicri Takvim ve Güneş Takvimi olan Rumi takvim.
Hicri takvim her yıl on gün önce gelmesi nedeni ile belli bir günü yoktu, her yıl Muharrem ayının bir yılbaşı idi. Rumi takvime göre ise bir Mart yeni yılın başlangıç günü idi.
1925 yılının 26 Aralık günü çıkarılan kanunla, Türkiye Cumhuriyeti Rumi takvimden Miladi takvime geçmiş, Hicri takvim de uygulamada kaldırılmıştır. 1980 yılına kadar Türkiye devletinin bütçesi bir Mart’ta, Türkiye Büyük Millet Meclisin de onaylanıp yürürlüğe girerdi.
Türkiye de ilk olarak 1929 yılında yılbaşı balosu ve tayyare piyangosu düzenlenmiştir. 1935 yılında da çıkarılan kanunla,1 Ocak yılbaşı tatil olarak kabul edilmiştir. Türkiye’de 1950’li yıllardan sonra halk arasında yılbaşı gecesi kutlamaları başlamıştır.
İlk zamanlar yeni yıl kutlamaları adı altında aile ve komşular arasında başlayan tombala kutlamaları, 1978 yılında Televizyon programları ile şekil değiştirmiştir.
1980 yılında sonra yılbaşı geceleri çığırdan çıkarak tamamen içki ve kumar bayramına dönüşmüştür. Bu gece binlerce evin içine içki ve kumar sonucu ateş düşecek, boşananlar, intihar edenler ve katil olanlar olacak ve bunun adı da bana göre Cehalet Bayram olacaktır.
Bu yılbaşı rezaletine son verilmesi için, 1 Ocak gününün tatil olmasından vaz geçilmeli, bu gece gazino, meyhane ve içkili lokantaların ekstra programlarına müsaade edilmemeli, yılbaşı reklamlarına müsaade edilmemelidir.
Yeni nesillere de yılbaşı kutlamaları Hıristiyan inancına göre onların dini bayramı olduğu öğretilerek bu cehalette düşmeleri engellenmelidir.
