KOMÜNİST OLDUK MU?
1980 öncesinde, Allahın inayeti, ülkücü hareketin mücadelesi neticesinde Türkiye, Macaristan, Çekoslovakya ve Afganistan olmaktan kurtulmasına rağmen acaba yine de komünist olmaktan kurtulduk diyebiliriz miyiz?
Rus payandaları olan bazı bedbahtlar 1980 öncesi, Türkiye’de bir iç isyan çıkartıp Rusya’nın Türkiye’ye müdahale zemini hazırlamak çaba sarf etmelerine rağmen muvaffak olamamışlardır. Komünist terör örgütlerine kucak açıp onlara sahip çıkan CHP’nin çırpınışları sonuç vermemiştir. Siyasi iktidarı temsil eden Adalet Partisi bu vatan hainlerine karşı muktedir olamadığından, ülkücü hareketi temsil eden o dönemin MHP lideri Alpaslan Türkeş ve ülkücü hareket bu hainlere karşı dik durarak bu hainlere Türkiye’nin Komünist olmasını imkan vermemiştir. Fakat ülkücü hareket 12 Eylül ihtilalını yapanlar tarafından çok kötü cezalandırılmıştır. Bu cezalandırma hala da devam etmektedir, ülkücü hareketi bitirmek için, ülkücü hareketin lider kadrosuna kasıtlı olarak bazı şahıslar getirilerek ülkücü hareket felsefesi bitirilmiştir.
Ülkücü gençlik niye komünizme karşı durmuştu derseniz? Çünkü Marks’ın komünizmin felsefesinde dini inanç yasaktı, erkek ve kadınlar arasında evlilik müessesi evcilik haline getirilerek aile mefhumu bitirilmek isteniyordu. Doğan çocuklar devlet tarafında yurtlarda birer robot gibi büyütülecek, bu robot nesilde dini inanç ve milli benlik olmayacağından dolayı, devleti idare edenlerden hiç kimse hesap soramayacaktı. Rusya yukarıdaki katı kuralları ilk zamanlar uygulamak için milyonlarca insanları ya öldürmüş, diğer taraftan da milyonlarca insanları Sibirya sürerek ölüme terk etmesine rağmen istediği başarıyı elde edememiştir.
Günümüzde Türkiye Komünist olmadı sözde demokrasi ile idare ediliyor, fakat insanlarımız çok hızlıca komünistçe bir hayata doğru koşuyorlar. Camilerimiz boşanmış, dini vecibeleri yerine getiren gençlik öcü olarak gösterilmekte, insan olmanın en büyük özeliği olan namus mefhumu basite alınmış, aile mefhumu sokağa düşmüş, ahlaksızlık teşvik edilmekte, doğan çocukların bir kısmı çocuk yetiştirme yurtlarında büyütülüp mafya’ya eleman yetiştirilmekte, İslam düşmanlığı genç nesille şırınga edilirken diğer taraftan da gençlerin ateist olması için zemin hazırlanmakta, gençlerin, alkol, uyuşturucu ve kumar iletine alışmaları için devlet destekli reklamlar ve teşvikler dışında başta internet olmak üzere televizyon, dizi filmleri tarafında bu rezaletler medeniyetmiş gibi lanse ediliyor.
Namus mefhumu olmayan insanlarda aile düzeni de olmaz. Namus mefhumunu basite almanın yanında uyuşturucu ve kumar iletini normalmiş gibi gören yeni nesil insani vasıflardan hayvani vasıflara doğru son sürat yol almaktadır.
Şimdi sizlere soruyorum, devletimizin idare şekline demokrasi deniliyorda, peki insanlarımızın yaşantısı Marksın komünistlik felsefesinde farklı bir yönü var mı?
